ABD’li ünlü ressam Leroy Campbell, Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde Ankara’daydı

U.S. artist Leroy Campbell

Ankara Sevgi Evleri Kız Yetiştirme Yurdu’nda”Mutlu Anılar” temalı atölye çalışması düzenleyen Campbell, Isparta, Burdur ve Denizli’de de gençlerle buluştu.

ABD’li sanatçı Leroy Campbell, 8 Mart Dünya Kadınlar günü etkinlikleri çerçevesinde, 6-21 Mart tarihleri arasında bir dizi atölye çalışması düzenlemek üzere Türkiye’ye geldi.

ABD Büyükelçiliği ve TOBAV işbirliğiyle;  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Ankara Sevgi Evleri Kız Yetiştirme Yurdu Müdürlüğü, Burdur Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, Denizli  Büyükşehir Belediyesi, El Ele Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği ve Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) katkı ve desteğiyle  düzenlenen “Mutlu Anılar” temalı “Leroy Campbell Yaratıcı Atölyesi”nin ilk durağı başkent Ankara oldu.

Campbell,  7-9 Mart  tarihlerinde Ankara Sevgi Evleri Kız Yetiştirme Yurdu’ndaki öğrenciler için bir çalıştay düzenledi.

Çalıştaya katılan yaklaşık 60 kız öğrenci, Campbell’in kendine has resim tekniğini uygulayarak çizimler yaptı. Campbell’in katılımcılarla tek tek ilgilendiği çalıştayın ikinci gününde, ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass’in eşi Holly Holzer Bass de etkinliğe dahil olarak öğrencilerle birlikte çizim yaptı. Etkinlik sırasında hem Holzer Bass hem de sanatçı Campbell, genç kızların eğitim yoluyla yeni yetiler kazanmalarının ve kendine güvenli, kendine yeten bireyler olarak yetişmelerinin önemini vurguladılar.

Campbell, Ankara’nın ardından 11-13 Mart’ta Isparta’da El Ele Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği’nde, 14 -16 Mart’da  Burdur’da Sevim Zekai Piribaş Çocuk Destek Merkezi’nde, 17-19 Mart’da ise Denizli Büyükşehir Belediyesi “Genç Denizli” Resim Kulübü’nde gençler ve kadınlarla bir araya gelecek.

12184981_10153525180159016_1216721297838971105_oAnkara’daki çalıştayın ardından etkinliğe ilişkin değerlendirmede bulunan Leroy Campbell,  “Burada 3 gün boyunca yaşadığım deneyim tek kelimeyle mükemmeldi. Buradaki gençlerden çok fazla sevgi ve ilgi gördüm. Onların içinde bulundukları durumla kendimi özdeşleştirebiliyorum; çünkü ne yazık ki ben de düzgün bir aile ortamında yetişmedim. Ortaokula gittiğim yollarda babamın annemi dövdüğüne şahit olurduk, sonrasında da ebeveynlerimiz beni ve kardeşlerimi tamamıyla terk etti. Dolayısıyla, buradaki gençlerin neler hissettiğini, güven eksikliklerini anlayabiliyorum. O nedenle sevgiyi göstermek çok önemli. Sevgi, bana hayatta yeni bir yol verdi. Ben de bu sevgiyi geri verebilmek için bu tür faaliyetlerde bulunuyorum. Hayatta yılmamak ve vazgeçmemek gerekiyor” diye konuştu.

Sanatın insan hayatına yaptığı olumlu etkiye işaret eden Campbell, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sanat bir tür terapi yöntemi. Benim için sanat ruhsal durumumu düzelten, hayattaki yerimi bulmama sağlayan bir araç oldu. Sanatım sayesinde şu anda Türkiye’deyim ve bu etkinliği gerçekleştirebiliyorum. Sanat içimizdeki potansiyele ulaşmamızı mümkün kılıyor, çünkü aslında hepimizin içinde o potansiyel mevcut.”

Aslen Güney Karolina eyaletinin Charleston şehrinden olan ve New York’ta büyüyen sanatçı Leroy Campbell’ın resmi bir sanat eğitimi bulunmuyor.  Jacob Lawrence ve Charles Motley gibi saygın sanatçılardan esinlenen Campbell’in çalışmaları, ABD’nin güneyine özgü Gullah-Geechee kültüründen, Harlem ve Brooklyn’deki Rönesans sonrası havanın ve 1980’lerde Afrika kültüründe görülen canlanmanın etkilerini içeriyor.

Campbell, hikaye anlatıcılığı sanatını nostaljik sahneler ve evrensel temalar üzerinden akrilik, kağıt, resimli dokumalar ve organik malzemelerin karışımıyla gözler önüne seriyor. Sanatçının çalışmaları aile ve toplum kültürünü yücelten sanat ve tarihin bir karışımı olarak nitelendiriliyor.

Sanatçı hakkında detaylı bilgi için www.leroycampbelloriginals.com websitesini ziyaret edilebilir.