Büyükelçi Jeffry L. Flake’in İzmir’deki 246. Bağımsızlık Günü Kutlaması Dolayısyla Yaptığı Konuşma
16 Haziran 2022
Büyükelçi Flake: Ülkemizin bağımsızlığını kazanmasının yıldönümünü kutlamak üzere İzmir’de bulunmaktan dolayı Cheryl ve ben için büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Biz evlenmeden kısa bir süre önce Cheryl, Brigham Young Üniversitesi’nin Genç Büyükelçiler adlı gösteri grubuyla Türkiye’ye daha doğrusu tam da buraya, İzmir’e gelme şansını yakalamıştı.
Yaşlı bir büyükelçi olarak Türkiye’ye gelirken, çıktığımız bu yolculukta başladığımız noktaya döndüğümüzü hissediyorum. Türkiye gibi önemli bir görev yerinde, gerek siyasi gerekse coğrafi olarak kendisini her zaman olayların merkezinde bulan bir ülkede ülkemi temsil ediyor olmak benim için büyük bir onur.
İzmir, bağımsızlığımızı ve özgürlüğümüzü kutlamak için harikulade bir yer.
Müttefik Kara Komutanlığı’na ev sahipliği yapan İzmir, ülkelerimizi ve diğer 28 NATO üyesi ülkeyi birleştiren NATO ortaklığının güçlü bir sembolü konumundadır.
G.I.’lerimizin ve Mehmetçiklerinizin Kore’de bir taarruz harbini omuz omuza geri püskürtmek için omuz omuza savaşmasından bu yana, Amerika ve Türkiye Kore’den Kuveyt’e ve Kosova’ya kadar başka ülkelerin bağımsızlık ve özgürlüklerini savunmak için birlikte çaba sarf ediyor.
ABD Konsolosluk ve Dış Ticaret Müsteşarlığımız ekibine bugün gerçekleştirdiğimiz kutlama törenini düzenlemeleri ve ABD-Türkiye ilişkilerini daha iyi bir noktaya getirme konusunda her geçen gün sarf ettikleri çabalardan dolayı teşekkür etmek istiyorum.
Sizlere İzmir ile memleketim olan Arizona arasındaki son derece ilginç bağlantıdan söz edeyim. 1828’de İzmir, İslamiyet’i kabul ettikten sonra daha ziyade Hoca Ali olarak bilinen Philip Tedro’nun doğum yeriydi. Hoca Ali, büyük Amerikan Çölü boyunca develerle yük taşınması için 1856’da ABD Ordusu tarafından işe alınan bir deve yetiştiricisi ve eğiticisiydi. Aslına bakarsanız bu iş için kullanılan develerin çoğu İzmir’den gelmişti.
Ancak ordunun elindeki eşeklerin, atların ve katırların büyük develere ayak uyduramaması nedeniyle yapılan bu deneme sonuçta başarısız oldu. Hoca Ali de develerini uzun yıllar özgürce yaşayacakları Arizona Çölü’ne saldı.
Hoca Ali’ye gelince. Kendisi, evlenerek Quartzsite adlı küçük bir kasabaya yerleşti. Uzun süre adını telaffuz edemeyen yöre halkı Hadja Ali’ye “Hi Jolly” adını verdi ve efsane de böyle doğdu.
Bugüne kadar Quartzsite, bu ünlü ve renkli sakinini her yıl Ocak ayında gerçekleşen Hi Jolly Festivali ile anıyor. YouTube üzerinden arama yaptığınızda Hadja Ali’nin onuruna yazılan “Hi Jolly” şarkısının farklı versiyonlarını bulabiliyorsunuz. Her gece doğduğum eyaletteki gençler bir zamanlar Arizona Çölü’nde dolaşan başıboş develerle ilgili kamp ateşi hikayelerinden korkarlardı.
Bugün burada bağımsızlığı kutlamak için bulunuyoruz. Peki bağımsızlık ne kadar önemli? Bu ulusun kurucu babası Mustafa Kemal Atatürk “Böyle bir millet esir yaşamaktansa ölsün daha iyidir. O halde ya istiklal ya Ölüm!” demişti. Bizim kurucu babalarımıza da işte bu dinamik ilke rehberlik etmişti.
Amerika’da Patrick Henry’nin şu ünlü sözlerini duymayan okul çocuğu hemen hemen yoktur: “Hayat o kadar değerli barışsa o kadar tatlı mıdır ki zincirler ve kölelik pahasına satın alınabilsin? Başkalarının hangi yolu seçtiğini bilmem ama ya özgürlüğü verin ya da ölümü bana!”
Türkiye’nin, Rusya’nın Ukrayna’yı istilasını güçlü bir şekilde kınadığını düşündüğümüzde Ukraynalıların, Türk mühendisliğinin kaydettiği olağanüstü ilerlemeye ithafen yazdıkları “Bayraktar” adlı savaş şarkısı “kahramanlık türküsü” geliyor akıllara.
ABD ile Türkiye arasında bir önceki yıla göre yüzde 30 artış göstererek geçen yıl 28 milyar dolar şeklinde gerçekleşen ticareti dikkate aldığımızda, ülkelerimizi birbirine bağlayan şeyin sadece güvenlik bağları olmadığını görüyoruz.
Kültür ve eğitim alanlarında Türk öğrencilerin yurtdışında eğitim görmek için en fazla tercih ettiği ülke olmanın gururunu yaşıyoruz. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Avrupalı öğrenciler arasında en başta gelen öğrenciler Türk öğrencilerdir.
Bağımsızlık Günü’nde özellikle eğitimin önemine vurgu yapmak yerinde olacaktır. Devrimin en yoğun olduğu bir dönemde kurucu babalarımızdan John Adams, eşi Abigail’e şu sözleri yazmıştı “Oğullarım matematik ve felsefe eğitimi alma özgürlüğüne sahip olsun diye siyaseti ve savaşı öğrenmeliyim.”
“Bundan sonra pek mühim zaferlere kavuşacağız. Fakat bu zafer süngü zaferleri değil, ekonomi ve ilim ve kültür zaferleri olacaktır.” Bu sözleri söyleyen Türkiye’nin kurucu babası benzer şekilde ileri görüşlü bir insandı. Ülkelerimizin tüm bunları başardığını söylemenin yerinde olacağını düşünüyorum!
Genç Büyükelçi olan eşim ve yaşlı Büyükelçi olan ben Türkiye’de bulunmaktan açıkçası büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu kadim ülkede bu denli harika. Cömert ve nazik insanların arasında olmak bizim hayalimizdi. Amerika’nın bağımsızlık Günü’nü kutlarken kalplerimiz, 4 Temmuz tarihinde 246 yaşına girecek olan o genç, her şeye daha yeni başlamış ülkeye ait hala.
Ne zaman Cheryl ile beraber ülkelerimizi birbirinden ayıran o engin denizin üzerinde batıya doğru uçakla seyahat etsek yeni dünyaya benzer ama daha yavaş ve daha zahmetli bir seyahate çıkan Amerikalı bir göçmenin bundan yüz yıl önce kaleme aldığı şiiri hatırlıyoruz. Şiir şu şekilde:
Güzeldir eski dünyayı görmek, gezinmek bir ucundan diğerine
Nam salmış sarayların, meşhur kentlerin içinde.
Hayran olmak vardı un ufak olmuş kalelere ve kralların heykellerine
Ama galiba doydum artık ben köhnemiş şeylere.
İşte Amerika yurdum benim, yurdumdayım ben yine
Yurduna dönüyor yüreğim, olmayı özlediğim yere.
Gençliğin ve özgürlüğün diyarına, okyanusun sınırlarının çok ötesine
Havanın günlük güneşlik, bayrağınsa yıldızlarla kaplı olduğu o yere.
Ah Amerika yurdum benim, yurdumdayım ben yine
Bir gemi istiyorum, batıya doğru seyredecek, yırtıp dalacak o dalgalı denize.
Herkese yetecek yer olan o kutlu diyara, okyanusun sınırlarının çok ötesine
Havanın günlük güneşlik, bayrağınsa yıldızlarla kaplı olduğu o yere.
Çok teşekkür ederim Türkiye. Bize karşı çok iyisin.
Bağımsızlık Günün kutlu olsun Amerika.
###